Friday, October 23, 2015

Karınca kararınca...

Bazen yazılar değil resimler kendi başına çok şey anlatır. Benim için bu resimde onlardan biri...
Bir kalabalıkta insanları seyrederken hep karıncalar gelir aklıma. İnsanları o karmaşa da herkes bir yere bir işe giderken aynı karıncalar gibi görüyorum. Koca evrene kıyas ettiğimizde belki daha bile küçüğüz ama aslında bir o kadar da güçlüyüz. Dağların yüklemekten kaçındığı bir sorumluluğu yüklenmişiz sırtımıza...

Ve koca evrende karınca kadar yer kaplamazken Yaradan ne kadar sevmiş ki bizi ben hiçbir yere sığmam ancak beni seven kulumun gönlüne... Ne büyük bir iltifat... Ne büyük bir lütuf... Ne büyük bir kıymet bu bize verilen ki ne kadar idrak edip ne kadar kıymetini bilebiliyoruz...

Bir başka bu resmin hatırlattığı ise Süleyman peygamberin karınca ile olan ibretlik hikayesi...

Diğer bir hatırama gelen de hac yoluna çıkan karınca. Bu ayaklarla bu bedenle sen gidemezsin denilince gidemesem de yolunda ölürüm ya demiş o minik ve önemsemediğimiz karınca...



No comments:

Post a Comment